14 Haziran 2017 Çarşamba

Bagisiklik sistemi

Bugüne kadar hiç bir doktor, hiç kimseyi iyileştirememiştir. İyileştiren insanın kendi bağışıklık sistemidir.
Bob Wright (Amerikan Bağımsız Kanser Enstitüsü'nün kurucusu)

Kanser her şeyden önce bağışıklık sistemi ile ilgili bir sorundur. Bağımsız bir bağışıklık sisteminiz varsa kansere yakalanamazsınız. 

13 Haziran 2017 Salı

Aspirin



Sorun yaşayan hücre burada bir sıkıntı var, haberin olsun dercesine Prostaglandin  adında bir kimyasal üreterek sinir uçlarını uyarır. Ama ağrı kesiciler hücrenin bu kimyasalı üretmesini engelleyerek beyne bu ağrı sinyalinin gidişini durdururlar. Yani bir çeşit ileri seviye demokrasi gibi bir şey. (: Evet, beyne sinyal gitmez ve ağrı algısı azalır. Ama bu en temelde bir belirtidir ve önemli olan oranın neden acıdığına kafa yormak ve altta yatan sorunu bulup çözüm üretmektir. Ancak insanlar açısından çözüm üretmek ya da ağrının sebebini ortadan kaldırmak değil, sürekli olarak ağrı kesicilerle ağrıyı baskı altında tutmak yolu tercih edilir. İnsanların bu yüzeysel düşünce şekli ilaç sektörünün hoşuna gittiği için piyasaya sürekli yeni ağrı kesici ilaçlar sürerler.

Aspirin de sanki en masum ilaçmış gibi pazarlanır ve hatta tv başta olmak üzere tüm medyada "her gün bir tane almak çok iyi gelir" gibi son derece tehlikeli cümleler kurulur doktorlar tarafından. Sürekli alınan aspirin ise vücudu daha da asidik hale getirerek gelecekteki başka ağrıların sebebini oluşturmak üzere vücutta birikmeye başlar. Çünkü aspirin bir asittir, aspirinin bir diğer adı asetilsalisilik asittir.

Esasında en temelde yapılan iş, kanı sulandırmak değil, insanların algılarını manipüle edip beyinlerini sulandırmaktır. Bu sayede doktorların televizyonlarda insanların gözünün içine baka baka söyledikleri yalanları gerçek ve sağlıklı bilgi olarak algılanmaya başlanır.

Aspirin ve onun gibi kan sulandırdığı iddia edilen ilaçların bu sulandırma işlemini yapmaları ise kanı gerçekten sulandırmaktan ziyade, sadece kanın yapısını bozarak tartışmalı bir kıvam yaratmaktır. Bunu da K vitaminin  çalışmasını önleyerek yaparlar. Oysa sağlıklı bir vücutta K vitaminin de gerekli olduğunu, onun da hayati bir rolü olduğunu söylemeye gerek yok sanırım. Bir insan doğal yollardan yani su içerek kanı sulandırmak yerine kanın yapısında bulunan yapıları devre dışı bırakarak geçici çözümlerle kanın yapısını bozmayı seçince uzun vadede bu durumun yaratacağı sorunları da biriktirmiş oluyor.

Ağrı kesiciler ve kan sulandırıcılar hayati tehlikesi olanlar için çok acil durumlarda kısa süreliğine kullanılabilir.  Ama bu tür ilaçları ömür boyu almak vücudu hasta etmekten başka da bir şey değildir.

Dikkat edin, çevrenizde uzun zaman boyunca her gün aspirin alan birileri varsa, mutlaka eklem, romatizma ya da damar problemleri yaşayan tiplerdir. İçinde su olmayan sentetik haplarla kanın sulandırıldığını düşünmek çok saçma ve bilimsel bir yanı da yok.

Her şeye rağmen anahtar kelime "kan sulandırmak" ise anlamanız gereken kanı sulunadırmaktır. Ama insanlara yeterince su içmenin yararlarından bahsetmek, ilaç firmalarına kar getirmeyeceği için bu konunun üzeri kapatılır ve doktorlar kullanılarak piyasaya sürülen ilaçların faydalarından bahsedilir. İnsan kanının da tuzlu olduğunu belirtmekte fayda var ki damarların ve kanın sağlıklı yapıda kalabilmesi kişinin yeterince su içmesine ve yeterince doğal tuz kullanmasına bağlı olduğu anlaşılsın. Zaten bunu yapan birinin kan akıcılığı normal olacağı gibi aynı zamanda vücuttaki ağrılarının nedeni de zamanla ortadan kalkacaktır.

Peki bunu nasıl yapmak lazım diye sorarsanız, şunu okumanızı tavsiye ederim. Ve makalenin sonundaki tarifi uygulayabilirsiniz. ALKALİ SU YAPIMI

Vikipediyi açamayanlar zenmate kullanabilir

4 Haziran 2017 Pazar

Farmakoloji

Yunanca'da "Pharmacon" hem zehir, hem de ilaç demektir.
Ve paranın en yüce değer olarak kabul edildiği kapitalist sistemde "Farmakoloji"nin zehir mi, yoksa şifa mı ürettiği kararını yorum yapmadan size bırakıyorum.

1 Haziran 2017 Perşembe

Beslenme psikolojisi

SİNDİRİM

Kişinin tercih ettiği ya da hoşlanmadığı yiyeceklerden birçok şey anlamak mümkündür. Kişi eğer belli bir şeye karşı iştah duyuyorsa, buna bakarak belirgin bir bağlantıyı ve kendisi hakkında bir bilgiyi ortaya çıkarabilir. Açlık, sahip olma ve içeri alma isteğinin sembolüdür, belli bir hırsın ifadesidir. Yemek ise bu isteğin içeri alma, doyma ve bütünleşme yoluyla tatmin edilmesidir.

Kişinin sevgiye açlığı varsa ve bu açlık yeterince giderilemiyorsa, bu durum “tatlı” yeme ihtiyacı olarak bedende ortaya çıkar. Tatlı ve abur cubur yemeye duyulan şiddetli açlık, tatmin edilmemiş bir sevgi açlığının ifadesidir. Tatlı yiyen bir kişi, sevgi ve onaylanma özlemi içerisindedir.

Kemik sağlığı ve gümüş suyu

Enfeksiyonlar ve özellikle yara tedavisi ile ilgili rehberlik eden bir diğer araştırmacı bilim adamı, Dr Robert O. Becker tarafından yayımlandı "Body Electric" Kötü durumda olan kırık ve yaraların yanı sıra kopan kol ve bacakların yerine takılmasında ve iyileştirilmesi yönünde araştırmalar yapan Dr Robert O. Becker, gümüş ile yaptığı deneylerde kemik iyileşmelerinde gümüş elektrotların diğer bütün metallerden çok daha etkili olduğunu tespit etti. 

Su

1- Hiç bir şey su olmadan yaşayamaz.
2- Göreceli su yetersizliği vücudun bazı fonksiyonlarını önce bastırır, sonra öldürür.
3- Su temel enerji kaynağıdır.
4- Su vücudun her hücresinde elektriksel ve manyetik enerji üretir, bize yaşam gücü verir.
5- Hücre yapısındaki maddeleri birbirine bağlayan bir yapıştırıcıdır.
6- DNA hasarını önler ve onarım mekanizmalarının daha iyi çalışmasına yardımcı olur, böylece üretilen Anormal DNA sayısı azalır.